10 Aralık 2010 Cuma

Fenerbahçe Ülker - Regal Barcelona : 69-75 !!!


Fenerbahçe Ülker Evinde Mağlup.
09.12.2010

Turkish Airlines Euroleague’de grup liderliği için mücadele eden temsilcimiz Fenerbahçe Ülker, ilk maçta deplasmanda yendiği Regal Barcelona’ya evinde 69-75’lik skorla mağlup oldu.

 Fenerbahçe Ülker, ilk maçta yendiği Regal Barcelona’ya 69-75’lik skorla yenilmekten kurtulamadı. Mağlubiyete rağmen ilk maçtaki 8 sayılık farkın avantajıyla rakibinin üstünde kalmayı başaran Sarı Lacivertliler, grup liderliği için iddiasını sürdürdü.

Karşılaşmaya Fenerbahçe Ülker top kayıplarıyla başlarken Barcelona, Ingles ve Vazquez’in bulduğu sayılarla ilk 2 dakikayı 2-6 önde geçti. Temsilcimiz, takip eden bölümde de hücumları verimli kullanamayıp savunmada da Lorbek ve Vazquez’in sayılarına mani olamayınca, 4. dakika içinde Barcelona skoru 4-12’ye taşıdı. Bunun üzerine Fenerbahçe Ülker Baş Antrenörü Neven Spahija, erken bir molaya başvurdu. Sarı Lacivertliler moladan Marko Tomas’ın 3 sayılık isabeti ile dönse de Lorbek’in üst üste 5 sayısı, 6. dakika içinde 7-17’lik skorla farkı çift hanelere taşıdı. Sonraki bölümde Fenerbahçe Ülker savunması otursa da faul hakkını periyotun son bölümüne saklamayı başaran Barcelona, temsilcimizin hücumlarını faullerle keserek kolay sayı üretilmesini engelledi ve periyotun son dakikasına da İspanyol ekibin 13-21’lik üstünlüğü ile girildi. Kalan süredeki tek sayıyı ise Oğuz Savaş ile serbest atıştan Fenerbahçe Ülker buldu ve ilk periyot 14-21 sona erdi.

İkinci periyotun başında Lakovic ve Perovic ile sayılar üreten Barcelona’ya yanıt veren isim Mirsad oldu ve ilk 2 dakika 16-25’lik skorla geçildi. Bu arada, periyotta 8:06 kala, Fenerbahçe Ülker’in yeni transferi Sean May ilk kez oyuna girdi. Bu bölümde pota altında yakaladığı fırsatları değerlendiremeyen temsilcimiz, kendi pota altında ise Morris’in etkinliği karşısında tekrar çift haneli sayılarla geriye düştü. Periyotun sonuna 5:25 kala Lakovic’in kaydettiği üçlükle de 19-32’lik skor ve maçta o ana kadar oluşan en büyük fark ortaya çıktı. Bunun üzerine Spahija, tekrar molaya başvurdu. Moladan sonra Ukic ve May ile sayılar üreten Sarı Lacivertliler’in yaptığı sırada yerde kalan Kaya Peker, sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kaldı. Ardından takımlar karşılıklı sayılar buldu ve son 2 dakikaya da 24-36 konuk ekibin üstünlüğü ile girildi. Bitime 1:46 kala ise Ukic’in sayılarıyla fark 10 sayıya indi ve bu sefer mola alan taraf Barcelona oldu. Kalan sürede Barcelona Ndong ile sayılar üretirken Fenerbahçe Ülker’in tek basketi Lavrinovic ile pota altından geldi ve devre arasına 28-40’lık Barcelona üstünlüğü ile gidildi.

İkinci periyotta sakatlanarak kenara gelen Kaya’nın oyuna döndüğü üçüncü periyota iyi başlayan taraf, Fenerbahçe Ülker oldu. Ukic’in üç sayılık isabetini Kinsey’nin üst üste 4 sayısı izledi ve 2. dakika geçilirken 35-40 ile fark 5’e indi. Ardından, temsilcimizin üst üste faullerle henüz 3. dakikada mola hakkını doldurduğu Barcelona hücumu Lakovic’in üçlüğü ile sonuçlanınca skor 35-43 oldu. Sonrasında Ukic’in basket faulden ürettiği 3 sayı, farkı tekrar 5’e çekti. Takip eden bölümde Fenerbahçe Ülker hücumlarda biraz aksasa da Barcelona Baş Antrenörü Xavier Pascual’in aldığı teknik faulden doğan serbest atışları sayıya çeviren Ukic, temsilcimize nefes aldırdı. 6 dakikada rakibine yalnızca 8 sayı imkanı veren Fenerbahçe Ülker, son 4 dakikaya girilirken Tomas’ın bulduğu üçlükle de farkı 3 sayıya kadar indirdi (45-48). Takip eden bölüm karşılıklı sayılarla geçilirken periyotun son dakikasına 49-54’lük skorla girildi. Bu dakikalarda Mirsad’ın üst üste aldığı ribauntlar dikkat çekse de Fenerbahçe Ülker, bu ikinci şansları iyi değerlendiremedi. Spahija’nın molasıyla girilen son dakikada ise Ndong ve Grier’ın karşılıklı sayıları periyotun skorunu belirledi (51-56).

Karşılaşmanın final periyotu, son dakikaların etkili ismi Ndong’un sayıları ile başlarken Ömer’in turnikeyle yanıtı gecikmedi. Hemen ardından da temsilcimiz adına Marko Tomas sahneye çıktı ama savunmada yenen kolay sayılar, rakibi yakalama fırsatını engelledi. Mücadelenin son 7 dakikasına 60-64’lük skorla girilirken Rubio’nun üst üste kaydettiği 5 sayı, Barcelona’nın avantajını 9 sayıya yükseltti. Bunun üzerine mola alan Fenerbahçe Ülker, 3 dakikalık bir suskunluğu mola dönüşü Kinsey’nin uzak mesafeli şutuyla bozdu. Sonrasında da Kaya Peker ile sayılar bulan Sarı Lacivertliler, 6-0’lık seriyle son 3 dakika öncesinde skoru 66-69’a getidi ve rakibini molaya zorladı. Grimau ve Kaya’nın karşılıklı sayılarıyla son 2 dakikaya da 68-71’lik skorla giriliken hakemlerin tartışmalı bir kararıyla çizgiye giden Lakovic, son dakika öncesinde farkı 5 sayıya yükseltti. Barcelona, 68-73’lük üstünlüğünü Fenerbahçe Ülker’in maçtaki son molasını aldığı son 35 saniyeye de taşımayı başardı. Kalan sürede eline geçen fırsatları iyi değerlendiremeyen temsilcimiz, serbest atışlardan ürettiği sayılarla üstünlüğünü koruyan rakibi karşısında, salondan 69-75 mağlup ayrıldı ancak, ilk maçtaki 8 sayılık galibiyet sayesinde ikili averajı rakibine kaptırmadı ve gruptaki yerini korumayı başardı.

SALON: Sinan Erdem

HAKEMLER: Christos Christodoulou, Paolo Taurino, Boris Ryzhyk

FENERBAHÇE ÜLKER (69): Roko Ukic 13 (1 ribaund- 5 asist), Mirsad Türkcan 2 (12 ribaund), Ömer Onan 6, Lynn Greer 2 (2 asist), Darjus Lavrinovic 4 (1 ribaund- 1 asist), Kaya Peker 12 (3 ribaund- 1 asist), Oğuz Savaş 5 (2 ribaund- 1 asist), Tarence Kinsey 10 (5 ribaund- 1 asist), Marko Tomas 11 (1 ribaund), Sean May 4 (3 ribaund), Emir Preldzic (1 ribaund- 1 asist)

REGAL FC BARCELONA (75): Victor Sada (1 ribaund- 1 asist), Ricky Rubio 10 (4 ribaund- 10 asist), Jaka Lakovic 10 (2 ribaund- 2 asist), Kosta Perovic 2(2 ribaund- 1 asist), Fran Vazquez 11 (9 ribaund), Ivan Garcia 2, Joe Ingles 4 (1 asist), Boniface Ndong 14 (1 ribaund), Terence Morris 9 (7 ribaund- 1 asist), Erazem Lorbek 11 (1 ribaund), Roger Grimau 2 (1 ribaund- 1 asist)

1. PERİYOT: 14-21
2. PERİYOT: 14-19
3. PERİYOT: 23-16
4. PERİYOT: 18-19




* Şöyle bir atmosferde galip gelip işi bitirememek kötü oldu.3.çeyrekte Ukiç'in sahne almasıyla iyi geri gelmiştik ama gerek basit hatalar gerekse de hakem faktörü ile olmadı ve yazık oldu.
* Aslında bizi ilk çeyrek bitirdi.Çok kötüydük.22/6 şut isabeti ve boyalı alan savunmamız yol geçen hanı gibiydi.6/6 ile oynadılar içeriden.Epey kulaklarını çınlattığım Lorbek olağanüstü ballıydı.
* Mirsad ve Kinsey girdikten sonra Mirsad'ın ribauntları ve Kinsey'in canlı savunması ile toparlandık ama hücumda sahne alacak bir keskin şutörümüzün olmaması nedeniyle farkı 10 sayının altına indiremedik bir türlü.Devrenin 12 sayı fark ile bitmesi kötüydü ama umutsuz değildik.
* Nitekim Ukiç 3.çeyrekte sazı eline alıp,Tomas'ı da devreye sokunca farkı erittik.
3 sayı ve daha sonra 2 sayıya kadar indirmişken bu maçı almalıydık.14 sayıdan 2 sayıya getirmiştik.
* Kepaze hakemin Kinsey'in nizami çaldığı topa faul çalması kader anıydı.
Tabii bunu bekliyorduk.İster rekor seyirci (15752) olsun,istersekte Fiba'ya maç öncesi uyarı mektubu yazsakta bir şey değişmiyor.Hakemler istediklerini yapıyorlar.Final Four'un ev sahibi Barcelona'nın grubu 3.cü bitirip işi riske atmasını istemediler.
* Teknik olarak çok hata yaptık.Navarro,Basile ve Mickeal gibi hücum güçlerinin olmadığı maçta sadece Lakoviç varken,Rubio,Sada,Grimau'dan bir şey beklemeyip,içeriden oynayacakları belliyken neden önlem alamadık anlamıyorum.Vidmar'ın yokluğu tam bu maçta sırıttı.İçeride caydırıcı olamadı uzunlarımız.Kaya,Lavrinoviç,Oğuz,Mirsad ve May etkisiz kaldılar.
* En önemlisi de Rubio'nun içeriyi beslediği ikili oyun ve pick and roll'lere çare bulamamamız.
Spahija nasıl görmedi anlamadım.Rubio'yu şu resimde olduğu gibi önde alma yerine şutunun zayıflığını bilerek riske edebilirdik veya alan savunmasına dönebilirdik.
Çünkü dışarıdan şut sokacak Lakoviç dışında adamları yoktu.İkincisi Rubio'yu Ukiç'in değil Kinsey veya Ömer'in savunması lazımdı.Rubio da Jasicevicius'un Cemal Nalga kazmasını yıldız yaptığı gibi Lorbek,Fran Vasquez ve N'Dong'u ihya etti.Pota altından 47 sayı bulmuşlar uzunlardan.N'dong 14s,Vasquez 11s9r.,ikinci yarı hiç oynamayan Lorbek 11s,Morris 9s7r..Peroviç'te 2 sayı.
* Barcelona'nın futbol takımı pas manyağı yapıyor,basketbol takımı da ikili oyun manyağı.
* Öldürücü ve sinir bozucu bir savunma yaptılar.
* Gene sinir bozucu serbest atış yüzdeleri vardı.20/18.% 90.* Tecrübe ve bu tip maçları çok oynama farkı da ortaya çıktı tabii.Hafta sonu ACB'de A.Estudiantes maçlarını da izlemiştim.Hücumda berbat oynadıkları maçı hiç bırakmayıp farklı geriden gelip uzatmaya götürmüşler ama kaybetmişlerdi.Fakat çok agresif ve canlı savunma yapmışlardı.
* Navarro,Basile ve Mickeal'in olmaması avantaj oldu onlara.Hem bizi rehavete sürükledi,en iyi 2 adamları yok ,kazanırız diye düşündük,hem de oyun formatları değişti.Navarro ve Mickeal'e endeksli hücum obsiyonlarının yerine herkesi kullanmaya çalıştılar ve başarılı oldular.
* Çok tartıştığımız bu takımın bir keskin şutöre ihtiyacı var mı sorusu dün bir kez daha gündeme geldi.Tomas bu işi götürür diye düşünüyordum.Elinden geleni yaptı ama hücumda sıkıştığımız anlarda,topun el yaktığı zamanlarda kendi şutunu yaratan bir şutörün eksikliğini dün akşam çektik.
Tabii bunda şu ana kadar bu eksikliği fazla hissettirmeyen Ömer Onan ve Greer'in katkı vermemesi de büyük etkendi.Ömer Onan ,Greer hatta Emir skora yardımcı oluyorlardı ve bu sorun fazla sırıtmıyordu.Artık bundan sonra bu tip zor maçlar oynayacağımız için buna çözüm şart.
* Maçı ilk yarıdaki kötü savunmamızla kaybettik ama hücumda da Lavrinoviç ve Mirsad gibi 4 numaradan,Ömer Onan,Greer ve Emir'den katkı alamadığımız içinde kaybettik.
* Sean May ilk maçında çokta kötü görüntü vermedi.Vidmar ile kıyaslarsak yanlış olur.Onun yerini dolduramaz ama hücumda daha etkili olur.
* Hakemleri Allaha havale ediyorum.Maçın kader anı o pozisyonun dışında 3.çeyrekte 1 dakika içinde dokunmaya zırt pırt 4 faul çaldılar.Bu kadar ucuz faul çalınır mı ? Tomas'a 3 atışlık faulü çalmadılar.
Bir tek hocalarına teknik faul çaldılar o kadar.
* Neyse ki ikili averajı vermedik ama kalan maçlarda işimiz zor.Siena maçını alır 1.çıkarız diyorlar ama kolay mı ?  Kaybettiğimizde ise 3.cü olma durumu da var.Barca - Siena maçı da var ama Siena ne kadar asılır ? Sayı farkları olayları devreye girecek.Rytas - Barca maçında Rytas bir güzellik yapsa hiç fena olmaz.El Amin ve Saras'tan bir yeniden diriliş-ispat bekliyorum.
Her şey müsaitken şu maçı alıp rahatlamak varken şimdi 3.cü olma durumu da var.Yazık.
Cholet maçını kaybetmeyi düşünmüyorum da Siena'dan 13 sayıdan fazla farkta yememek lazım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder